Toplumumuzdaki cinsel tercihler sorunu

Sosya medyada paylaş:

ilindiği üzere dünyamız üzerinde insanların çeşitli cinsel tercihleri mevcuttur. Gelişmiş ülkelerde cinsel tercihler daha çeşitli olmakla beraber, geri kalmış ülkelerde bu toplum baskısıyla yaygınlaşa mayarak daha çok gizlilik çerçevesinde yürütülmektedir.


En yaygınları tek eşli ilişki, çok eşli ilişki, swinger (eş değişimi), cuckold (eş paylaşımı), gay ilişki, lezbiyen ilişki, bisexuel ilişki ve buna benzer birçok tercih mevcuttur. Tabi bunların hepsi fantezi ve tatmin amaçlı yapılsada geri kalmış toplumlar bunları sapkınlık olarak değerlendirmekte ve bu tarz insanları toplum dışına itmektedir.
Fakat insanoğlunun doğasında sex en temel ihtiyaçlar arasında yer aldığından ve hangi tarz cinsellikten haz aldığını kişi kendi bileceğinden, toplum baskısı ne olursa olsun insanlar sex tercihlerini gizlide olsa yaşamaya çalışmaktadırlar. Gelişmiş ülkelere bakıldığında neredeyse doğal sayılabilen eşcinsel ilişkiler ,ülkemizde çoğunlukla gizlilik çerçevesi içinde yürütülmektedir.


Geri kalmış toplumlardaki bu bastırılmış dürtüler insanlar üzerinde olumsuz etkilere yol açmakla beraber cinsel sapkınlıklarıda beraberinde getirmektedir. Ülkemizde yaygın olan teşhircilik, gözetleme, sübyancılık (p**o-fili) , ensest ilişki (aile içi ilişki), hayvanlarla tatmin (zoo-fili) bu bastırılmış dürtülerin neticesinde ortaya çıkmaktadır. Ayrıca hiçde azımsanmayacak orandadır.


Bunların yanı sıra eşlerin ve sevgililerin birbirlerini aldatma oranıda yükselmektedir. Gelişmiş toplumlarda yadırgadığımız swinger yani eş değiştirme tarzındaki sex fantazisi ele alındığında ilişkiye giren her birey birbirinden haberli ve sadece fantezi amaçlı ilişki kurarken, bizdeki namus olgusunun iki bacak arasından ibaret olması sebebiyle bu tarz bir fantezi bizde aldatma yöntemiyle yapılmaktadır. Kadın kocasından gizli, kocası karısından gizli başkalarıyla ilişkiye girmektedir. Bu iki örneğe bakıldığında en mantıklısı ilki yani swinger olanıdır tabiki. Diğeri tam bir keriz yerine konulma durumudur ki çokta aşağılayıcı olduğu kesin.
Yapılan araştırmalar ülkemizde evli erkeklerin % 74 ünün evliliği boyunca eşlerini en az bir kez aldattığı yönündedir. Evli kadınlarınsa oranı erkeklere göre biraz daha düşük.

Evli kadınların % 36 sı evlilikleri boyunca kocalarını en az bir kez aldatmış görünmekte. Aslında bu oranlar günden güne artmakta.


Şimdi gelelim ensest ilişkilere. Ülkemizde çok yaygın görüşlerden biri Japonlar ve Almanların bu konuda ilk sıraları aldığıdır. Sebepse pornografik temalarında bu konuya çok fazla yer ayırmaları. Fakat şuda bir gerçek ki maalesef o pornografik temaları en çok tüketen ülkelerin başını çekmekteyiz.


Cinsel baskılar sebebiyle çocukların cinselliği ev içinde öğrenmeleri başlıca sıkıntılardan. Erkek çocuk annesini veya kız kardeşini, kız çocuk ise babayı veya erkek kardeşi cinsel obje olarak tanıyarak cinselliğe adım atmaktalar. Bu baskıların neticesinde aile yapısı bozuk toplumlarda veya ebeveynleri bilinçsiz veya cahil ailelerde gizliden gizliye ensestlik başlamaktadır. Erkek çocuk annesini veya ablasını çıplakken gözetmekte, onların çıplak hayallerini kurarak mastürbasyon yapmakta ve fırsat bulabilirse fiziksel temas ile teşhircilik yapmakta, dahada ilerisi onlarla cinsel ilişkiye girmektedirler. Aynı durum kız çocuklar içinde geçerlidir. Ayrıca kız çocuklar gelişim çağında bacakları, kalçaları ve göğüsleri şekillenmeye başladıkça babaları veya abileri tarafından ince ince taciz edilmektedirler.


Yakın akraba evliliklerininde ensestlikle aslında yakın ilişkisi olduğu söylenebilir. Örneğin kardeş çocukları küçük yaştan beri arkadaş gibi yetiştirilmeyip kızlarla erkekler birbirine yabancılaştırılmakta ve toplum veya aile baskısı sebebiyle sosyalleşemediklerinden aile içinden biriyle görücü usulü evlendirilmektedirler. Bunun yanında küçük yaşta evlendirilen kız çocuklarıda cabası. 13 veya 14 yaşında kadın veya anne olmak gibi içler acısı bir durum. Namus ve töre cinayetlerinden, çocuk tecavüzcülerinden hiç bahsetmiyorum bile.
Toplumumuzda bunca olumsuz ve iğrenç olaylar yaşanırken, geri kafalı zihniyetler namus bekçisi kesilip “gavurlarda hiç edep haya kalmamış, adam karısını gözleri önünde başka erkeğe si.tiriyo. Peze.enk yahu bu” diyecek kadar da yüzsüzleşebilmektedirler. Oysaki dönüp bir baksalar evlerinde sütçüsü tüpçüsü eksik olmamaktadır. Biri gidip diğeri gelmektedir.


G.tünü si.tiren erkeğe ibne, o g.tü sik.n kişiye delikanlı diyebilen bir ülkeyiz. Halbuki bir baksa yaptığı şeyin eşcinsellikten başka bir şey olmadığını görecektir ama bakmak var, bakmak var.
Yazımın sonunda netten değişik web sayfalarından bulduğum, ülkemizde yapılan araştırmalar yer almaktadır. Bunları yazımın sonuna koydum, çünkü gerçekten özgür yaşanmayan cinselliğin ve cinsel baskıların toplumu nereye götürdüğünü gösterir nitelikte.

Ülkemizde kayıtlı (vesikalı) hayat kadını sayısı : 74.256 kişi

Ülkemizde tahmini eşcinsel erkek sayısı : 2.500.000 kişi

Ülkemizde tahmini eşcinsel kadın sayısı : 900.000 kişi

Ülkemizde eşcinsel ilişkiyi hayatında en az bir kez yaşamış birey sayısı (tahmini) : 7.000.000 kişi

Bunların 5.500.000 kişisinin erkek olduğu sadece 1.500.000 kişinin kadın olduğu

Ülkemizde aile içi tacize veya tecavüze uğramış kayıtlı çocuk ve kadın sayısı : 482.000 kişi

Kayıtlı olmayan ve korku ve baskı sebebiyle gizli kalan aile içi taciz ve tecavüz mağduru kişi sayısı (tahmini) : 3.500.000 kişi

Evlendiklerinde bakire olan kadın oranı (tahmini) : % 61

Evlendiklerinde bakir olan erkek oranı (tahmini) : % 8

Evlendiğinde bakire olupta evlenmeden önce başkalarıyla bekaretini koruyarak cinsel ilişkiye giren kadın oranı (tahmini) : % 78

Kadınların bekaretini kaybetme yaşı ortalaması : 17.6 yaş

Evliliği boyunca eşini birden çok kez aldatan evli erkek oranı : % 23

Evliliği boyunca eşini birden çok kez aldatan evli kadın oranı : % 11

Hayvanlarla hayatında en az bir kez ilişkiye girmiş erkek oranı (tahmini) : % 4.5

Hayvanlarla hayatında en az bir kez ilişkiye girmiş kadın oranı (tahmini) : % 0.90

Ülkemizde internet arama motorlarında en çok aratılan 3 kelime : Sex , Çocuk Po.nosu , Sahibinden

İlk cinsel deneyimini genelevde yaşayan erkek oranı : % 61

Ülkemizde son 10 yıldaki kayıtlı namus ve töre cinayetleri sayısı : 64.487 kişi

Ülkemizde sık sık pornografi tüketen erkek oranı : % 68

Ülkemizde sık sık pornografi tüketen kadın oranı : % 16

Diğer ülkelerdeki oranları bilmem ama bu rakamlar bile çok şey anlatmaya yetiyor.

Yazımı okuduğunuz için hepinize teşekkür ediyorum.

Olumlu yada olumsuz her türlü yorum yada fikirlerinize saygım sonsuz.